Sevgili herkes, İmge

Sevgili herkes,

Öncelikle mektup yazmayalı o kadar uzun zaman olmuş ki şu an baya okul sıralarındaymışım gibi… Bana çok farklı bir dünya sunduğunuz için, saatlerimi geçirdiğim şu çalışma masasında başka bir dünya kurduğunuz için hepinize çok teşekkür ederim. 

Size kırdığım bir potu anlatacağım. (Ki ben çok yaparım bunu. 🙂 )

Eylem’le okul döneminde birkaç kez denk geldik diye hatırlıyorum hafızam beni yanıltmıyorsa. Hatta bir kere İstanbul’da bir söyleşi gibi bir şey vardı, Ankara’dan dinlemeye gelmiştim. Eylem ve yine okuldan bir arkadaşımız olan Zeynep vardı yanında. Broşürde Eylem’in adını görünce ben ikisinin aynı kişi olduğunu anlamamıştım. Yıl kaç derseniz hatırlamıyorum şu an. Neyse, Eylem ve Zeynep’e “Ya ben Eylem Ejder’in konusunu çok merak ediyorum” demiştim. Eylem’in bakışlarını unutamıyorum. Böyle şeyler yapıyorum maalesef. Sonrasında Üretimhane’nin listesinde ikimizin adını görünce bile sevindiğim bir tatlı hayranlığım var kendisine. Bu sebeple, böyle bir çerçevede bir araya gelebildiğimiz için çok mutluyum. İşin güzel yanı onu vasıtasıyla hayatıma giren çok değerli kadınların olması… Her birinizin içinizde yaşadığınız o naif dünyayı gözlemleyebilmeye çalıştım. Çok klişe de olsa çocukluktan beri yazıyorum ve önceleri bir yazımı diğer insanlara okumak da okutmak da işkenceydi benim için. Zamanla bunu atlattım ama yazının öznelliğinin ona kazandırdığı bir değer olduğunu düşünüyorum. Buradaki herkes aslında kendilerinden bir parça sundu her seferinde diğerlerine, kendilerini anlattı. Bunun ne kadar değerli olduğunun altını çizmek istiyorum sadece. Bunu yapabilenler olarak sizi nitelendirmek istesem “cesur” kelimesini seçerdim. 

Heveskarları ben bir sitede gördüm. Acaba zaman ayırabilir miyim endişesiyle başvurdum, bu konuda biraz mahcubiyet hissediyorum size karşı. Gönül isterdi ki daha çok yanınızda olabileyim, bazen aksilikler üst üste geliyor. Ancak sizlerin olduğu çok keyif aldığım anlara sahibim artık. Bu beni mutlu ediyor. İnsan keyif aldığı bir sürece girince hep sürsün istiyor, daima olacak gibi onu alıyor hayatına. Bu proje de benim için öyle oldu. Ben pek yolumu kesiştiremesem de ne olur sizler dürtün arada beni, çünkü zaman zaman kendimi unutabildiğim bir süreçten geçiyorum. 🙂

Hepinizi kocaman kucaklıyorum.

Sevgiler,

İmge.