Dansöz
Dansöz
Beyza Nur Doğan
Düşümde gördüm Hayfa’yı,
On iki pencerenin ortasında, dimdik.
İki kolu bir çölün göğünü tutmuştu.
Apaçık gördüm biri utançtı.
Kendi etrafında döndükçe soyundu.
Hayfa’m yardım et!
Ya ört üstümü
Ya perde ol gözlerine.
Sözün kapısını çiğnedim,
Ardıma döndü bakışım.
Öyle güzeldi ki müziği…
Önce sağ,
Sonra sol kolum aşka kalktı,
Terli bir gömleği kendi göğüm yaptım.
Sevincim bir hayaletin tüylerini okşadı,
Soluğu iki kolumda kesilince bildim;
İkincisi ihanetti.
Çölün gözü bakamadı suyuna çaresiz düşenlere,
Merhametin sırtını taşa vuranlara.
Hayfa’mın çırılçıplak eti, düştü kabuğundan susuzluğuna.
Sadece avcu kendine dönüktü.
Sesi sonsuz bir devre durdu:
Her gün bir insana bak,
Yoksa,
Her gün aynaya bak,
O da yoksa,
Her gün avcuna bak.
İnsanın avcu tanrının gözüdür.
O hep kendine döner.
Bir bıçağın iki yüzüdür
Birine utanç birine ihanet düşer.
“Bakıyorsunuz”
“Bakacaksınız tabii”
Öyleyse söyleyin
Şimdi baktığınız hangi yüzün yasıdır?